CHP’li Sarıbal’dan ‘zeytine ve çiftçiye sahip çıkalım’ mesajı
BURSA (İGFA) – Zeytin üreticilerinin sesi olarak Bursa’dan merkezi hükümete seslenen CHP Bursa Milletvekili Parti Meclis Üyesi Orhan Sarıbal, bölgede zeytin alanında belirleyici ve etkin olan Marmarabirlik ve Tarım Kredi Kooperatifleri’nin güçlerini kullanarak fiyatları maliyet ve refah payı gözeterek, enflasyonu gözardı etmeden belirlemesi gerektiğini kaydetti.
Bursa’nın Gemlik ilçesinde zeytin üreticileri ve partililerle birlikte basın açıklaması düzenleyen Milletvekili Sarıbal, piyasadaki fiyat belirsizliğinin hızla giderilmesi gerektiğini kaydetti.
Zeytin alımında Marmarabirlik ve diğer kurumların 180 adet/kg ile 230 adet/kg için kota uygulanmaması gerektiğinin altını çizen Sarıbal, “Yağlık ürün alımları kota dışı tutulmalı ve kısıtlama getirilmemelidir. 230 ile 300 barem için fiyat yüksek belirlenmelidir çünkü bu barem, ağırlıklı ortalamayı belirleyen ürün baremi olduğu için çiftçinin gelirinde önemli rol oynamaktadır. Piyasadaki tüm alıcılar, ekonomik koşulları, çiftçinin girdi maliyetlerini ve verimli yılı göz önünde bulundurarak çiftçinin ihtiyaçlarına hitap edecek şekilde fiyatlandırma yapmalıdır. Zeytin hasat sezonunun çiftçimize, halkımıza, ülkemize yararlar getirmesini bereketli olmasını diliyoruz” dedi.
Açıklamasında merkezi hükümetten ve Tarım Bakanlığı’ndan beklentilerini de sıralayan CHP’li Orhan Sarıbal, tane desteğinin 5 yıl boyunca 15 kuruştan 20 kuruşa çıkarılması yetersiz kaldığına dikkati çekerek, “Hızla daha yüksek bir seviyeye çıkarılması gerekmektedir. Zeytinyağı desteğinin ise 7 yıldır kilogram başına 80 kuruştan 1 TL’ye çıkarılması da yeterli olmamıştır ve daha gerçekçi bir seviyeye yükseltilmesi beklenmektedir” dedi.
“İhracatta kaybedilen pazarın geri kazanılması için kota, yasak ve kısıtlamaların yeniden gündeme getirilmemesi; yurtdışı pazarına güven veren söylem ve politikaların hayata geçirilmesi gerekmektedir” önerisini sunan Sarıbal, “Dış ticarette kaybedilen rekabet gücünü yeniden sağlamak için zeytinyağı ihracatçılarına özel teşvikler sağlanmalıdır. Zeytin ve zeytinyağı alım-satımını yapan kurum, kuruluş ve işletmelere 1 yıl düşük faizli kredi sağlanmalıdır. Bakanlık, zeytin ve zeytinyağının önemini ve değerini kavratacak eğitim, reklam ve kültürel yöntemler uygulayarak başta okullar olmak üzere tüm kamu kurumlarında zeytin ve zeytinyağı tüketimini teşvik etmelidir, özendirmelidir” çağrısında bulundu.